Kendi vücudumuzu şu anda gördüğümüz gibi oluşturuyoruz. Bazılarımız çok iyi görünecek şekilde yarattı ve sonra diyor ki “çirkinim”. Bazılarımız kötü görünecek şekilde yarattı  ki  sonra diyor ki “ kimse beni sevmiyor”. Bazılarımız sıradan görünecek şekilde yarattık ki kalabalıkta fark edilmesin diye. Neden? Çünkü vücudumuzla birlikte yaşamak yerine onunla savaşmayı tercih ediyoruz.

Her türlü vücut yapısındaki insanları izlediğinizde, vücutlarına karşı hareket ettiklerini görürsünüz. Vücutlarıyla birlikte değil. Vücutlarının zevkine varmıyorlar.. Ona karşı hareket ediyorlar.

Yeme içme şeklimiz bile vücudumuzu bir şeyler yapmaya zorluyor. Çekilen acılardan bunu anlayabilirsiniz. Herkes size yemek, içmek, egzersiz yapmak zorunda olduğunuzu söylüyor ama vucudunuzu sizin bakış açılarınız oluşturuyor. Bakış açılarınızı vücudunuz oluşturmaz.

Bazı çocuklar kendilerini ileride çok kilolu olmak üzere uyumluyor. Yürüyüşlerinden bunu anlayabilirsiniz.

Çoğumuz kilo vermek için yemeği bırakmamız ve egzersiz yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Ancak kaynakla bağlantıda isek vucudumuzu dinleyebiliriz. Vucudumuzu dinlediğimiz  noktaya gelmeliyiz. Başkalarının gerçekliğini dinlediğimizde başımız derde giriyor.

Vücudumuzu nasıl oluşturduysak, hoşumuza giden budur. Yanlış değil. Hoşumuza giden budur. Eğer “ bu göbekten nefret ediyorum” ya da “görünüşümden nefret ediyorum”  yada yaşımdan “nefret ediyorum” diyorsanız, vucudunuza karşı hareket ediyorsunuz. İçinizden yarattığınız yoğunluk bu olduğu için değişmiyor. Vucudunuzun yoğunluğunu ve biçimini bakış açınızla oluşturuyorsunuz.

Hastalık vücuda karşı hareket etme biçimidir. Vücudunuza rahatlık, kolaylık ve huzur izni vermeyen her yaptığınız şey, vucudunuza karşı hareket etme biçimidir.

Vücudunuzu olduğu gibi siz yaratıyorsunuz. Yargılarsanız, vücudunuz yargıladığınızın daha fazlası olur. Takdir ederseniz, vücudunuz takdir ettiğinizin daha fazlası olur. Vücudunuzu daha fazlası olması için cezbedin lütfen zorlamayın.

Eğer kaynakla bağlantıda iseniz tüm bunların kolaylığında olursunuz. Bedeninizin canlandığını ve daha fazlasını görürsünüz. Çünkü olursunuz.